21 Haziran Güneş Tutulması

Yılın en önemli güneş tutulması bu hafta, 21 Haziran’da. Bu güneş tutulmasını güçlü kılan birkaç etken var; Ay düğümleri ile kavuşumda , Koç noktasında , Yengeç burcunun ‘0’ derecesinde , yaz gündönümünde ve 6 gezegenin retro olduğu bir kombinasyonda olması. Hızla yuvarlanarak ilerleyen bir tekerleğin yön değiştirmek için güçlü bir şekilde yavaşlamasına benzetiyorum tutulma haritasını.

Tutulmanın Sabian sembolü, “Bir gemideki denizcilerin eski bayrağı indirip yenisini yükseltmesi.” Bir geminin bayrağı ancak gemiye sahip olanlar veya yönetim ve liderler değişirse olabilir değil mi? Buradan yola çıkarak yakın geçmişte, eski ve yeni bayrak sahipleri arasında büyük bir mücadele olduğunu ve artık yeninin yönetimi ele alarak yeni bir dönemi başlattığını düşünebiliriz. Tam bir dönüm noktası, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak gemideki denizciler için.

Güneş tutulmaları hayatta bitişler ve yeni başlangıçlar ile ilgilidir.Bu tutulma koç noktasında olacağı için, gebe olduğu bitişler ve başlangıçların global olacağını, toplumları etkileyebileceğini söyleyebiliriz. Üstelik, 137. saros döngüsüne ait bu tutulma 650 yıllık bir döngünün sonu. Konu Yengeç burcu olunca, global etkileri; “Vatan ve ülke bütünlüğü, doğal rezervler, göller ve bataklıklar, tarlalar ve seralar, evler, aile yapısı, yaşam koşulları, kadınların genel durumu, bir ülkenin geçmişi, toplumsal bilinçaltı, toplumun genetik yapısı, gizli ve açığa çıkarılmamış her şey, arkeolojik bulgular ve toplumsal korkular” olarak düşünmeliyiz. Bu tutulmanın geçmişteki ikizi, 2001 yılının Haziran ayındaydı. Dolayısıyla, 2001 yılının haziran ayından başlayarak bir kaç aylık periyodu düşündüğümüzde karşımıza çıkan çarpıcı olaylar, bugün yaşanabileceklerle ilgili bizlere fikir verecektir. Bu blogda, ben her zaman , kişisel etkiler üzerinden analiz yapmayı sevdiğim için şimdi , konuları daha mikro boyutta boyutta ele alalım.

Öncelikle, yengeç burcu , duygu demektir. Bu tutulma enerjisi ile başımıza gelecek olaylar içinde , en başta anlamamız gereken şey duygularımızla temas edip, ne hissediyorsak onu hissetmeye izin vermektir. Bu dönem, bir tür duygusal yenilenme ve olgunlaşma zamanı. Bazılarımız için (doğum haritası doğrudan etki alanlar için) çok da kolay bir süreç olmayabilir. Unutmamız gereken şey, iyi veya kötü olarak duygularımızı kategorize edip, sadece bazılarına onay vermenin ve diğerlerini görmemeye çalışmanın , hem kendimize hem de bütüne faydası olmadığı. Görülmeyen ve kabul bekleyen her duygunun dışarda büyüyerek bize geri dönebileceğini aklımızdan çıkarmayalım.

Koç noktasında, yengeç burcundaki bu tutulma, bize aslında insanlığın tamamının bir aile olduğunu ve birlikte aynı gemide olduğumuzu hatırlatıyor. Bu bütün içinde, her birimiz bir parçayı temsil ediyoruz. Öyleyse, o parça olarak, ne isek, tam anlamıyla o olmaya gayret etmeliyiz. Kendimizden, duygularımızdan kaçarak tablonun bütünü içinde nasıl bir boşluğa sebep olabileceğimizi düşünelim. Bu demek değil ki, içimizden kıskançlık yükseldiğinde , hemen savaş baltalarımızı çıkaralım. Hayır. Ama, kıskançlık hissettiğimizde, kendimize dürüstçe , ‘evet kıskandım ‘ diyebilelim. ‘İçimdeki bu küçük kıskanç, aslında , örneğin , onaylanmak istiyor’ diyebilelim ve o kıskanç iç benliğe onay verebilelim, seni anlıyorum diyebilelim.

Yengeç burcu, dişil ve alıcı bir burçtur. Bu nedenle bu tutulmada, dişil enerji ile ilgili bir yenilenme ve olgunlaşma olabilir. Her birimiz, içimizdeki alıcı yanımızla buluşarak , alma- verme dengesi üzerinde çalışarak, döngünün 650 yıl önce başladığını düşünürsek, 1300 lü yıllarda dişil enerjinin yaşamış olduğu olası travmaları sona erdirmeye ve yepyeni dişil enerji doğurmaya çalışan bu global etkiye katkıda bulunmuş oluruz. Zarafetle yardım isteyebiliriz, güçlü olduğumuz alanlarda ezmeden yönetebiliriz, duygusal yönetim ve manipülasyonu dengeleyebiliriz. Burada da kılavuzumuz her zaman kalbimiz olmalı. Evrensel yasalar olmalı. Sevgi ve şevkat olmalı. Bu cümlelerimi sadece kadınlar için yazmıyorum, her insanda hem dişi hem eril enerji bulunur.

Tutulmada merkür yengeç burcunda ve retro olduğu için, aile ve ailedeki kadınlar, annelerimiz ve onlardan bize aktarılan kalıplarla ilgili de bazı konular yeniden önümüze gelebilir. 2001 yılı haziran ayı ve sonrasında , bu konularda bir şeyler olmuş muydu bir düşünün. Bu kadın haritaları için doğum,emzirme, birilerini besleme konuları olabilir. Aynı şekilde erkek haritalarında, aile olmak, baba sorumluluğu almak olabilir. Birilerine anne gibi davranmak, duygusal besleme yapmak olabilir. 2001 deki tutulmada, din ve inanç fanatizmi de işin içindeydi, dolayısıyla bu konular da olabilir. Eğer aklınıza çarpıcı, yaşamınızı değiştiren olaylar geliyorsa, o zaman ki siz ile şimdiki siz arasında yaklaşım olarak fark var mı bakabilirsiniz. Ne kadar geliştiniz, ne kadar olgunlaştınız değil mi? Bu defa, çok daha farklı bir şekilde davranacaksınız değil mi? İşte bu yaşamın ta kendisi. Astroloji tekrarlanan bu döngüleri matematik olarak ortaya koyuyor, fakat insanlık da, bireyler olarak bizler de sürekli değiştiğimiz tekamül ettiğimiz için, olaylar asla birebir aynı olmuyor ve bizler eskisi gibi tepkiler vermiyoruz.

Tutulma ertesinde, retro jupiter ve retro pluto kavuşacaklar ve satürn de oğlak burcuna geçerek , tutulma enerjisini adeta topraklayarak maddeye dönüştürecekler. Şu anda üzerinde çalışmamız ve düşünmemiz gereken; su ve hava; duygu ve iletişim; duygusal iletişim; hem kendimizle hem de çevremizle, ailemizle. Aydüğümleri aksına , yay-ikizlere hizmet ederek, bildiğimiz , bize öğretilen tüm duygusal, zihinsel inanç kalıpları sorgulamak, yeniyi merak etmek ve bu defa farkında olarak, bilinçli olarak yaşamımıza almak ve devam etmek.

Sevgi, ışık, sağlık ve farkındalıkla kalın….

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: