Geçmişteki mutlu günlere özlemle dolu yüreklerimiz. Çok mutlu zamanlarmış kıymetini bilememişiz diyerek başlıyor cümlelerimiz. Düşüncelerimiz, konuşmalarımız, sözlerimiz veya ortamdaki konuşmalar , haberler, duyduklarımız o kadar yoğun ki…. bu düşünce ve konuşmalar ilişkileri, işleri bitirebilecek kadar sert ve yıkıcı olabilir, kayıp ve başarısızlık getirebilir. Sözlerimiz ve düşüncelerimizle kendi kendimize zarar verebiliriz, yanlış anlaşmalar olabilir. Bu konu üzerinde düşünmek gerekiyor tutulma enerjisinde.
Ay tutulması oldu bitti diye düşünmeyin. Bu tutulma 10 Haziran’daki güneş tutulması için psikolojik bir hazırlık sürecidir. Yaz aylarını bu enerji ile geçireceğiz, yeni başlıyoruz. Adalet, eşitlik ve saygınlık istiyorsak, kendi hayatlarımızda ilişkilerimizde dengeyi bulmayı çalışmak, karşı tarafı çok iyi dinleyip anlamaya çalışmak, orta yolu bulmak, diplomatik olmak (iyi anlamda) ortak hareket etmek, her iki tarafın da ihtiyacına yönelik hareket etmek ve bütünün hayrını gözetmek zorundayız….Yani adaletin kendisi biz olmalıyız. Bunu sağlamak için DOĞRU ŞEKİLDE İLETİŞİM kurmak zorundayız. Tutulma serisinin genel mesajı aslında bu. Doğru iletişim kurmayı öğrenmek. Kendini en güzel şekilde ifade etmek.
Dua; "Kendimi olduğum gibi , sevgiyle ifade ediyorum. Ağzımdan çıkan her sözün kıymetinin farkındayım. Her kelimem, tam olarak beni ve düşüncelerimi ifade ediyor. Her söylediğim tam da söylemek istediğim gibi anlaşılıyor. Çok yönlü düşünüyorum. Başkalarının fikirlerini de merak ediyor ve yeni bakış açıları öğreniyorum. Pek çok yönden bilgi toplayarak, bunları aklımla sentezleyerek kendi fikirlerimi ve düşüncelerimi zenginleştiriyorum. Böylece anlayışım da gelişiyor ve genişliyor. Kelimelerimi ve cümlelerimi özenle seçiyorum çünkü yaratımın bir parçası olduklarını çok iyi biliyorum. Yargılayıcı olmaktan uzağım. Dinliyor ve anlıyorum.
Sevgiyle