Dolunayları severim ben. Bilinçaltının (ay) bilincin (güneş) ışığı ile maximumda aydınlandığı zamanlardır. Bilincimizi, irademizi egosal benliğimizin varolma mücadelesine kaptırırsak, aydınlanan bilinçaltı huzursuz eder bizi. Görmemizi, işitmemizi istemez ego. Korkar. Ona artık ihtiyacımız kalmayacağından, onu bırakacağımızdan , yok olacağından korkar. Çünkü yıllarca görmezden gelmişizdir onu. Hatta kötülemiş, aşağılamışızdır. Her kendini göstermek istediğinde, aşağı çekip susturmuşuzdur. Bir defa öğrettiler ya ‘egolu olmak kötüdür’, ‘egoyu bırakmamız lazım’, biz de kendimizi paralarız egosuz olmak için. Ve rol yapmaya başlarız sanki egosuzmuşuz gibi.

Oysa ki ego, bu dünya hayatında ‘beni ben yapan’ unsurdur. Ben’in tarifini yapan, sınırlarını belirleyen ve alanı koruyandır. Elbette farkındalığın üst katmanlarında ‘ben’ yoktur, her şey tek ve bütündür. Fakat bizler beşer insanlar olarak bu dünyada yaşarken egodan özgürleşemeyiz . Meselemiz egomuzu tanımak ve onunla işbirliği yapmaktır.

Egomuzla işbirliği halinde değilsek, dolunay enerjilerinde, bilinçaltı yüzeye çıkmak istedikçe, ego onu bastıracak bir yol bulur. Genelde hissedilen dolunay gerginliğini yaratan işte bu çekişmedir.

Örneğin, korktuğunu fark etmeni engelleyen , öfkelenerek kendini savunabileceğin inancındaki egodur. Böylece ego görevini yapmış olur. Sen öfkeli ruh halinde sıkışıp kalırsın. Korkunun da temeline inemeyeceğin için de, farkındalıksız bir öfke hali içinde asla kazanamayacağın bir savaşa girersin, çünkü öfke ile girişilen işte, tartışmada, kavgada, mücadelede kazanan yoktur.

Veya öfkeli olduğunu bastırıyor, öfkenden kaçıyor olabilirsin. Burada ego yukarıdakinden farklı şekilde çalışır ve bu defa korumak için öfkeyi bastırarak tatsızlığın, tartışmanın, kavganın önüne geçmiş olur. Yine görevini yapmıştır. Sen içinde bastırılmış bir öfke ile, patlayacak bir bomba gibi dolaşırsın, ama susarsın. Ve yine sorunun çözülmemiştir.

Egoyla işbirliği yapmak için, önce onu görmelisin. Orada olduğu için teşekkür ederek, artık büyüdüğünü , bu tarz bir korumacılığın sorunları çözmediğinin farkında olduğunu, hatta hayatını daha da karmaşıklaştırdığını, artık duygusal sorumluluklarını alacak kadar yetişkin olduğunu ona anlatmalısın. Böylece, temel sorunun farkında olarak bu defa egonu yanına alarak mücadeleye girebilirsin. Zaten bilinçaltını fark etmek , kendi içindeki savaşı sonlandırarak çözümü içerde yaratmak dışarda da çözüme ulaşmanda kolaylık sağlayacaktır.

Sevgiyle

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: