Gezegenlerin hareketleri ve bize etkileri konusunda pek fikir sahibi olmasak da, Ayın hareketlerinin dünyamızdaki canlıları ve suları etkilediğini hepimiz biliriz ve fark ederiz. Kadim zamanlardan beri ayın hareketlerini takip ederek insanlar tarım ve avlanma faaliyetlerini düzenledir. Ay, astrolojide su elementi burcu olan yengecin yöneticisidir, dünyamızın ve biz insanların da çoğunluğu su olduğu için, bu etkiyi günlük yaşamlarımızda anlamamız çok zor olmuyor.  Bu gece, yani 19 Mayıs gecesi bir dolunay gerçekleşecek. Akrep dolunayı. Oldukça kuvettli bir dolunay.

Dolunaylarda isteklerimiz ile duygularımız karşı karşıya gelir ve gerilir. Duygularımızın yüzeye çıkmaya ihtiyacı vardır. Diğer zamanlarda irademizle onları saklı tutsak da, duygular adeta bir fıskıye yardımı ile yüzeye çıkıp, sağa sola saçılmaya, yakınlarındakileri ıslatmaya başlar. (dolunaylarda , özellikle haritasında yengeç burcu etkisi olanlar bunu daha da çok hissederler ) Böyle zamanlarda çevremizi tertemiz, berrak sularla mı ıslatmak isteriz yoksa içimizdeki her tür pis suyun çevremizi kirletmesini mi isteriz? İşte tam da bunun için, her dolunayda duygusal gelgitler yaşamamak, çevremizi ve kendimizi yakıp yıkmamak için, hayatımıza, duygusal farkındalığımızı artıracak bazı yöntemler ve alışkanlıklar dahil etmeli, duygularımıza hakkettiği özeni göstermeliyiz. Ay hızlı hareket ettiği için, duygularımızdaki iniş çıkışlar aslında hayatımızda her zaman çok etkindir. Kendi kendine duygusal beslemede bulunabilen insanlar , dalgalanmaları daha az yaşarken, duygularını bir tarafa koyup tamamen mantıkla hareket edenler bu dalgalanmalarda adeta kendilerini kaybederler.

Akrep çok derin bir burçtur, gerçek dönüşümün en derinlerde olacağını bilir. Akrep Ayda olunca, bilinçaltımızda kalmış en derin duyguları kurcalamaya başlar. Yüzeye çıkan şeylerle yüzleşmek istemiyorsak, hala içimizde kabul edemediğimiz bir yanımız var demektir. Hayatta sadece iyi yoktur, güzel yoktur. Yaşamın mucizesi, iyinin ancak kötü ile var olabilmesi, güzelin ancak çirkin ile var olabilmesinden gelir. O hep reddettiğiniz, belki tiksindiğiniz için görmezden geldiğiniz yanınız var ya, onunla yüzleşme cesaretiniz olsa, aslında varoluşunuzda ne kadar önemli bir yapı taşı olduğunu anlayacak ve ona teşekkür edeceksiniz. Unutmayın, tüm kavramlar , sadece bizim ona ne yüklediğimizle ilgilidir. Yeşil rengi sevmiyor olmanız o rengin kötü olduğu anlamına gelmez. Ancak Evrensel prensipler çiğnendiğinde bir yanlıştan bahsedilebilir. Herbirimiz birer puzzle ız. Parçalarımızı bir araya getirip, güzel ve büyük resmi görelim, ona odaklanalım. Bütün, sevgidir.