26 Aralık Güneş Tutulması

26 Aralık Perşembe günü Halkalı bir güneş tutulması yaşayacağız. Oğlak burcunun 4 derecesinde olacak bu tutulma Jupiter ile kavuşumunda olduğu için, konusu olan yeni yapılandırmalar alanında fırsatlarla dolu olabilir. Haritanızın aldığı etkiye bağlı olarak, kariyer, aşk, para konularında süprizler, şans ve büyüme getirebilir. ( tutulmanın haritanızda nerede olduğunu bilmiyorsanız, 2000 Aralık, 2001 Ocak aylarında yaşamınızda gündemde olan olaylara bakabilir, tutulma ile ilgili ana konularınızı bu şekilde tahmin edebilirsiniz.) Hayatımıza hızlı değişimler getirebilecek, ivme kazandırabilecek bir enerji var. Ancak sormak istiyorum; fırsatları görebiliyor muyuz?

İnsanoğlu doğası gereği, acıya tutunmaya ve onu bırakmamaya eğilimlidir. Bir kişiye ‘hayatının en önemli zamanlarını bana söyler misin’ deseniz, büyük ihtimalle önce zorlandığı dönemleri anlatmaya başlayacaktır. İnsan yaşamındaki iyi ve mutlu dönemleri görmezden gelme, geri plana atma eğilimdedir. Çevrenizde mutlaka, ‘hep benim başıma gelir böyle şeyler’, ‘hakkım yeniyor’, ‘hep ben veriyorum’, ‘onun yüzünden oldu’, ‘bana çok çektiriyor’ , vb bir sürü serzeniş duyuyorsunuzdur. Kimi patronunu şikayet eder, kimi apartman komşusunu. Senaryolar farklı olsa da konu hep aynıdır; çoğunluk kendini olayların ve insanların “kurbanı” olarak görme eğilimdedir. ‘Şanssızım’ inancıyla yaşarken, kocaman bir umutsuzluk enerjisi yayarken, kapımızı çalan fırsatı nasıl görebiliriz?

Bazen de, egomuz, kibrimiz gözümüzü öyle karartır ki, yine fırsatları görmeyiz, görsek de beğenmeyiz, beğensek de kendimizden uzaklaştırırız. Ya da bakış açımız sabittir, ve baktığımız yönün doğru olduğundan o kadar eminizdir ki, yine yanı başımızda beliren fırsatı görmeyiz.

Bu tutulmanın yaşamlarımızda somut olarak getirebileceği fırsatları görebilmemiz için , yine tutulma enerjisi bize çok önemli bir konuda yardımcı oluyor. O da ; “kendi gücümüzü görmek”

Hayatın içinde, sürekli şikayet ederek, sorumluyu her zaman dışarıda arayarak, hep başkalarını suçlayarak, aslında kendimizi ne kadar güçsüzleştiriyoruz . Sürekli bir takım olaylara ‘maruz’ kalıyor olmamız, kendi yaşam sorumluluğumuzu başkalarının eline vermemiz anlamına gelmez mi? Ve bunu yaparak alt metinde, kendimize sürekli aciz olduğumuzu tekrarlıyor olmuyor muyuz?

Kendi gücümüzü fark etmeliyiz. Kelebek etkisi olarak bilinen Kaos Teorisini bilirsiniz; dünyanın bir yerinde bir kelebek kanat çırpar, başka bir yerde fırtına çıkar. O nedenle gücümüzü asla küçümsemeyelim.

Ancak tutulma aynı zamanda diyor ki; “Güç savaşlarına, ego çekişmelerine bir son ver” Bunu yapabilmek için önce gücümüzün farkında olmalıyız. Zaten ancak güçsüz olduğunu düşünen bilinç güç savaşına girer. Gücünü bilen için savaşmak gereksizdir.

Tutulma Oğlak Güney Düğümü ile kavuşuyor. Yüzleşmemiz ve bırakmamız gereken pek çok şey karşımıza çıkıyor. Tutulma derecesinin Plüton ve Neptün’e yaptığıyı açıyı olumlu kullanmak için; gör, yüzleş,dönüştür, bırak prensibini çalıştırmalıyız. Çünkü bu enerji aynı zamanda, hayal kırıklıkları yaşamamıza da sebep olabilir. İçgörü, bilgelik ve akılı, bilinç seviyesine çıkarmamız için Marsı aktif kullanabiliriz. Bu ne demektir, hareketlerimizi bilgelik ve akıl ile yönetebiliriz.

Kiron’un dolunayla ilişkisine baktığımızda, toplumsal olarak üstü örtülmüş, karanlıkta kalmış bazı yaraların da gün yüzüne çıkabileceğini ve şifalanabileceğini görüyoruz. Şifalanmayı da , yine marsı kullanarak yapabiliriz, yani İrade ile hareket ederek dönüştürme enerjisini çalıştırarak.

Toplum içinde kibirli olmak yerine bilge olmak, kavgacı olmak yerine topluma hizmet etmek, üstünlük taslamak yerine sosyal olarak üretken olmak, ruhsal ve duygusal manipülasyonlara gelmeden kendi inanç ve aklını kullanmak yine bu dolunayın temaları. Özellikle , her türlü sosyal ilişkimizde güç birliği içinde olmalı ve muktedir( yapabilen) olduğumuzu bilmeliyiz.

Özetle hızlı değişimlere gebe olan oğlak güneş tutulması etkisinde, ruhsal olarak “gücümüzü fark etmemiz”, ” irade ile hareket etmemiz”, “yaralarımızı bilinç seviyesine çıkararak dönüştürmemiz”, “güç çatışmalarına girmememiz”, “kurban veya kurtarıcı olmadığımızı, hayatın içinde sadece deneyimleyenler olduğumuzu anlamamız” gerekiyor. Normalde dolunay etkisi birkaç ay sürebilir, ancak Ocak ayında çok önemli bir Ay tutulması var, 10 Ocak’a kadar gücümüzü görmemiz ve fırsatları yakalamamız dileğimle,

Sevgiyle fayda olsun.